- "Milletvekili Yalım Halıcı'dan Sert Eleştiri: Türkiye'de Doğup Büyüyenler Ev Alamıyor"
- "Türkiye'de Vatandaşlık ve Ev Sahipliği Hakları: Milletvekili Halıcı'dan Değerlendirmeler"
Ayrıca, Türkiye'de son yıllarda yapılan yatırımlar ve düzenlemelerle yabancılara Türk vatandaşlığı verilme süreçlerinin kolaylaştığını ve bunun sonucunda birçok Suriyelinin Türk vatandaşı olduğunu vurguladı. Bu durumun ülkenin demografisini değiştirdiğini ve vatandaşlık kavramının değerini düşürdüğünü dile getirdi.
Milletvekili Halıcı, vatandaşların ev sahibi olma hakkının korunması ve yabancıların toprak ve konut satın almasının sınırlandırılması gerektiğini savundu. Ayrıca, sosyal konut projelerinin hayata geçirilmesini önerdi ve milliyetçiliğin özde yaşanması gerektiğini vurguladı.
Halıcı'nın bu konuşması, ülkede yaşanan ekonomik ve sosyal sorunlara dikkat çeken bir eleştiri niteliği taşıyor.


HABERİN TÜM DETAYLARI
Isparta CHP Milletvekili Yalım Halıcı Meclis kürsüsünden seslendi, Türkiye'de doğup büyüyenler ev alamıyor dedi.
Milletvekili Halıcı konuşmasında; ''Bugün Katarlılar, Arabistanlar, kuveytliler neredeyse ceplerinde taşıdıkları paralarla ev alabiliyorlar.
Peki bir tek kim ev alamıyor? Türkiye'de doğup büyüyenler...'' Dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Isparta milletvekili Yalım Halıcı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Kürsüsü'nde sığınmacı sorunu üzerinden iktidarı sert sözlerle eleştirdi.
230 bin Suriyeli'ye Türk vatandaşlığı verilmesine tepki gösteren Halıcı,dünyanın en büyük sığınmacı kampına dönüştük dedi.
Milletvekili Halıcı konuşmasının devamında; ''Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı alma hakkın elde edilmesi en az 1 milyon dolar iken bu miktar 2018'de 250 bin dolar indirildi.
Geçen yıl 400 bin dolar yapıldı, ancak bu sürede yabancıların Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına sahip olma süresi de 2 ayın altına kadar düşürüldü.
Son resmi verilere göre 230 bin 998 Suriyeli Türkiye vatandaşlığı almış.
Sizin gözünüzde vatanın ve vatandaşlığın hiç mi değeri yok?
Dünyanın neresinde peynir ekmek dağıtır gibi vatandaşlık veriliyor.
Ülkenin demografisine dinamit döşeyen bu anlayış bir tek Türkiye'de yaşanıyor.
Dünyanın en büyük sığınmacı ülkesi yapıldık.
Avrupa'nın sığınmacı kampına dönüştük.
Türkiye'yi seven birisi bundan nasıl rahatsız olmaz?
Türkiye'de ev almak sadece Türkiye'de yaşayan vatandaşlar için imkansız.
Dövizin durumu ve saray anlayışı nedeniyle bugün Katarlılar, Arabistanlar, kuvveytliler neredeyse ceplerinde taşıdıkları paralarla ev alabiliyorlar.
Peki bir tek kim ev alamıyor?
Türkiye'de doğup büyüyenler.
Yani bu ülkenin çocukları kendi yurtlarında ev alamıyor.
Derhal sosyal konut projelere hayata geçirilmeli, yabancılara toprak ve konut satışı sınırlandırılmalıdır.
Milliyetçiliği sözde değil, özde yapmanın ve yurdunu, yurttaşını sevmenin de gereği budur.'' Dedi.