Torba yasadan özellikle taşeron işçilerin büyük beklentileri olduğunu hatırlatan Tes-İş Şube Başkanı Osman Korkmaz “dağ fare bile doğurmadı. Taşeron işçi arkadaşların örgütlenme ve ihale konusundaki beklentileri karşılanmadı” dedi. Korkmaz geçtiğimiz günlerde yaşanan kazayı hatırlatarak “mevsimlik işçi konusu Türkiye’nin kanayan bir yarası haline geldi. Mevsimlik işçi ve taşeron işçilerle ilgili bir an önce düzenlemeler yapılması gerekiyor” diye konuştu.
Tes İş Isparta Şube Başkanı Osman Korkmaz iş kazalarından, mevsimlik işçilere, taşeron işçilerin sorunlarından, milletvekillerinin sendikalara yaklaşımına bir dizi konuyu değerlendirdi. Açıklamasında iktidarın eleştiriye tahammülünün olmadığını söyleyen Korkmaz “Yöre milletvekillerimiz sendikacılardan şikayetçiymiş. Bizler sendikacılar olarak görevimizi yapıyoruz. Milletvekillerimiz bugüne kadar hangi sendikayı ziyaret etmiş, hangi işçi sorununu dinlemiş?” diye sordu.
Türkiye Enerji, Su ve Gaz İşçileri Sendikası olarak Isparta’daki 6 sulama birliğinde örgütlü olduklarını söyleyen Korkmaz “sulama birliği çalışanları sıkıntı çekiyor. Yaşanan sıkıntının temel sebebi 2 yılda bir getirilen aflar nedeniyle alacakların tahsil edilmemesi” dedi. Yeniden gündeme getirilmeye çalışılan kıdem havuzu konusunda sert konuşan Korkmaz kıdem tazminatının kırmızı çizgileri olduğunu belirtti.
BAKAN VERDİĞİ SÖZÜ TUTMADI
Torba yasa ile ilgili 2 yıldır süren çalışmalardan özellikle taşeron işçilerin büyük beklentileri olduğunu hatırlatan Tes İş Şube Başkanı Osman Korkmaz “Ama maalesef dağ fare bile doğurmadı. Taşeron işçi arkadaşların örgütlenme ve ihale konusundaki beklentileri karşılanmadı. Çalışma Bakanı taşeron işçilerin tazminat ve izin paraları gibi konularda düzenlemeler yapıldığını söylüyor. Ama zaten taşeron işçi dava açtığında kıdem tazminatı ve izin paralarını alabiliyordu. İhale süreleri ile ilgili Çalışma Bakanı tarafından yapılan açıklamalarda en az 3 yıl en fazla 5 yıl şeklinde ihaleler yapılacağını söylüyordu. Bu maalesef gerçekleşmedi. Yasada en az 3 yıllık ihale yapılabilir ama idarenin uygun gördüğü durumda bu süre kısaltılabilir diye yazıldı. Taşeron işçilerin 3 yıllık ihaleye bağlanması örgütlenme açısından büyük önem taşıyordu. Çünkü işçilerle örgütlenme çalışması yapılması, Çalışma Bakanlığından yetki alınması en az 6 ay sürüyor. 6 ay içinde örgütlenen işçi 6 ay sonra yeni bir ihale yapıldığında isim değişikliği nedeniyle başka firmada çalışmaya başlamış görünüyor ve süreç baştan başlıyor. Şuanda sadece kamu sektöründe bir milyonun üzerinde taşeron işçi olarak çalışan arkadaşımız var. Çalışma Bakanını verdiği sözleri yerine getirmemesinden dolayı istifaya davet ediyoruz” dedi.
İŞ KAZALARI SAVAŞLARI GEÇTİ
Ak Parti iktidarı döneminde 15 bin işçinin iş kazalarında hayatını kaybettiğini söyleyen Korkmaz “İş kazaları ile ilgili gerçekten son günlerde verilen şehitlerde görülünce devletin kontrol mekanizmalarının çalışmadığı bir kez daha görüldü. Çalışma Bakanı Ermenek’teki kaza sonrası kendiside itiraf etti. Araya bakanların, milletvekillerinin girdiğini söyledi. Bu bir fiyaskodur. Araya giren milletvekilleri ve bakanların isimlerini açıklasınlar bu milletvekilleri ve bakanlar yarın orada hayatını kaybeden işçilerin yakınlarına ve kamuoyuna cevap versinler. Kıbrıs’ta 568 şehit verdik. Çalışma bakanımızın bakanlığı döneminde, 5 binden fazla işçiyi toprağa verdik. Kore’de 721 canımız gitti. Sırf enerji bakanımızın bakanlığı döneminde, 758 madencinin ocağı söndü. İstiklal savaşında, İnönü, Sakarya, büyük taarruz, 10 bin 500 kaybımız var. AKP döneminde, ihmaller ve ihmalleri körükleyen taşeron yasalar yüzünden, şimdilik, 15 bin işçi pisi pisine hayatını kaybetti” şeklinde konuştu.
MEVSİMLİK İŞÇİ KANAYAN YARA
Tes İş şube Başkanı Osman Korkmaz açıklamasında “Mevsimlik işçiler ise Türkiye’nin kanayan bir yarası olmaya devam ediyor. Isparta’da gül zamanı, kiraz zamanı, elma zamanı çeşitli yerlerden mevsimlik işçiler bahçelere taşınıyor. En basitinden elma zamanı çevre yollarında mevsimlik işçilerin insanlığa yakışmayan bir şekilde balık istifi nasıl götürüldüğünü görürsünüz. Ayrıca bu işçiler o zaman için var olan arz ve talebe göre 30-35 TL gibi bir ücretle sabahın yedisinden akşamın altısına, yedisine kadar çalıştırılıyor. Hiçbir şekilde sosyal güvenlik primleri yatırılmıyor. Mevsimlik işçiler gerçekten maddi imkanları iyi olsa zaten o şekilde çalışmazlar” diyerek mevsimlik işçiler konusunda hükümetin bir an evvel çalışma başlatması gerektiğine dikkat çekti.
DEVLETİ ÇALIŞAN MI AYAKTA TUTUYOR?
Vergi dilimi uygulaması nedeniyle işçilerin ocak ayında aldıkları maaşın aralık ayına kadar düzenli şekilde düştüğünü belirten Korkmaz “Her sözleşmede dile getirdiğimiz bir vergi dilimi sorunu var. Her yıl mart ayında toplu sözleşme yapılıyor. Biz geçen yıl %8,5 zam almamıza rağmen nisanda aldığımız maaşı bu ay alamıyoruz. Bu konuda anlaşılan Maliye Bakanlığı vergiyi sadece çalışanlardan alıyor. Zam söz konusu olduğunda Maliye açık vermesin deniliyor. Vergi dilimimiz çok yüksek, bizler vergi vermeyelim demiyoruz ama makul düzeyde verelim, bugün bir sarraf, bir doktor ne vergi veriyorsa işçi arkadaşlarımızda onu versinler. Bizim arkadaşlarımız ocakta aldığı maaşı aralıkta da almak istiyor. Normalde 3 ay bir zamlı maaş alan işçinin geri kalan dokuz ayda maaşı geriye doğru gidiyor” diye konuştu.
AFLARA KARŞIYIZ
Sulama birliklerinde çalışan işçilerin sorunlarına da değinene Osman Korkmaz “Isparta şubesi olarak 6 sulama birliğinde örgütlüyüz. Sulama Birliği çalışanlarının gerçekten büyük sorunları var. Biz sulama birliği başkanları ile ayı düşünce yapısına sahibiz. Birlik para toplayabilirse işçilerin maaşları zamanında ödeniyor. Ama sağ olsun hükümet her 2 yılda bir torba yasa adı altında af çıkarıyor. Elektrik borçlarına yapılandırma getiriyor. Sonuçta sulama birliğinin alacakları siliniyor. Çıkarılan af gününde zamanında borcunu ödeyen vatandaş içinde haksızlık. Sulama birliklerinde yüzlerce işçi çalışıyor. Çiftçi zamanında para öderse bu arkadaşlar maaşını, ikramiyesini alabiliyor, Tedaş elektrik parasını alabiliyor. Bu sebeple çıkarılan aflara da karşıyız” dedi.
KIDEM KIRMIZI ÇİZGİMİZ
Kıdem tazminatında havuz sistemine geçiş gibi bir şeyi asla kabul etmeyeceklerini söyleyen Korkmaz “Kıdem tazminatı konusunda çalışan arkadaşlarımızın büyük sıkıntıları var. Çalışma Bakanı 3-4 ayda bir bu işi ısıtıp ısıtıp masaya getiriyor. Kıdem tazminatları konusunda Türk-İş-Hak-İş ve DİSK ortak karar aldı. Biz söylüyoruz bu konu bizim kırmızı çizgimizdir. Tabi hükümet bazı kırmızı çizgileri unuttuğu için bunu da unutabilir biz hatırlatalım. Çalışma Bakanı Faruk Çelik’i bu işi sürekli gündeme getirmemesi konusunda uyarıyoruz” şeklinde konuştu.
Sendikalar görevini yapıyor
İktidarın eleştirilere tahammülünün olmadığını söyleyen Osman Korkmaz “Milletvekilleri çalışanların sıkıntılarını sorunlarını sendikacı nezdinde bir dinlesinler, sonrasında meclise taşıyıp çözmeye çalışsınlar” dedi.
Milletvekillerinin sendikacıları siyaset yapmakla suçlaması konusunu da değerlendiren Tes-İş Şube Başkanı Osman Korkmaz açıklamasında şunlara yer verdi. “Şuanda 12 yıllık bir iktidar var. Bu iktidar üyelerinin önceden gelen aksamalar var gibi şikayetler etmesi mümkün değil. Ayrıca şuandaki cumhurbaşkanımız da dahil iktidar üyelerinin eleştiriye kesinlikle tahammülleri yok. Yöre milletvekillerimiz sendikacılardan şikayetçiymiş. Bizler sendikacılar olarak görevimizi yapıyoruz. Yöre milletvekilleri eleştirilerin önce bir içeriğine baksınlar. Milletvekillerimiz hangi sendikayı ziyaret etmiş, sendikacılarla oturup hangi ortamda sorunlarını dinlemişler. Bu konuda öncelikle kamuoyunu bir aydınlatmalılar. Çünkü böyle bir şeyi hiçbir zaman yapmadılar. Milletvekilleri çalışanların sıkıntılarını sorunlarını sendikacı nezdinde bir dinlesinler, sonrasında meclise taşıyıp çözmeye çalışsınlar.”